Bir zamanların Leonardo Dicaprio'su olarak anılan ünlü oyuncu Arda Kural, zor zamanlarını geride bırakmaya ve ekranlara yeniden dönmek için çalışıyor. Sıkı bir diyete başlayan Kural, 2 ayda 14 kilo verdi.
Geçtiğimiz aylarda kariyeri ve özel hayatıyla yaptığı açıklamalarla gündeme gelen Arda Kural, eski günlerine dönmeye çalışıyor. Psikoz teşhisi konulmasının ardından uzun yıllar hastalıkla mücadele eden Kural, 20 gün de Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde tedavi görmüştü.
2 AYDA 14 KİLO
Zorlu günleri atlatan 40 yaşındaki oyuncu, 2 ayda 14 kilo verdi. Kural, "Eski Arda olabilmek için elimden geleni yapıyorum. Sosyal medyada gelen mesajlar en büyük motivasyonum" dedi.
Arda Kural, Habertürk'e verdiği röportajda şunları söylemişti...
Sıkıntılı dönemler geçirdin, şu an kendini nasıl hissediyorsun?
Çok iyiyim, keyfim yerinde. Sıkıntılıdan ziyade, katı dönemlerdi.
Katı derken?
Her şeyi kendime döndürdüğüm ya da her şeyin bana ters döndüğü zamanlardı. Tanımlanması zor. Şöhretle bir şeyler değişiyordu hayatımda. İdrak boyutunda yüksek düşüncelere eriştim. Yükseldikçe derinleştim ve bu bakış açısıyla hayatta zor yer bulmaya başladım. Hayatı incelemeye başladım.
Neden bu kadar düşündün?
Felsefe ve edebiyatla çok ilgilendim. Sorguladım. Kendimi yeniden bulup bu hayata adapte etmeye çalıştım.
Nerede yaşıyorsun şu an?
Büyükçekmece'de annem ve kardeşimle...
Peki ya baban?
Babam vefat etti.
"Ben varoşta büyümüş bir çocuğum ve o kitlenin yıldızıyım." demiştin. Nasıl bir çocukluk geçirdin?
Onu yanlış söylemişim. Güngören ve Esenler arasında Serinyayla diye kalan bir yerde büyüdüm. Varoş değil de alt kültürde büyümüş bir çocuğum demek istedim. Serinyayla'da 10 yaşına kadar yaşadım. Sonra Zeytinburnu'na taşındık. Bir süre de Yalova'da yaşadıktan sonra tekrar İstanbul'a geri döndüm. Güzel bir çocukluk yaşadım. Evlat sevgisi gördüm. Ailemden beklediğim karşılığı buldum da diyebilirim.
Seni nasıl keşfettiler?
98-99 yıllarıydı. Beylikdüzü'nde yaşarken İnter Star'ın makyaj departmanının müdürü beni görmüş. Sonra benimle görüştü, "KRAL TV'de VJ'lik yapar mısın?" dedi. Ben de kabul ettim.
Sonrasında...
İnsanlar tanımaya başladı tabi. Hayranlarımdan günde 2-3 bin mektup geliyordu. Ardından reklam teklifleri geldi pek çoğunda rol aldım.
Peki oyunculuk nasıl başladı?
Senarist Tayfun Güneyer, 'Eyvah Babam'ın devamı niteliğindeki 'Eyvah Kızım Büyüdü'de oynar mısın?' dedi. Teklifi kabul ettim. Böylelikle oyunculuğa adım atmış oldum. Ondan sonra zaten şöhretim daha da arttı.
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde 20 gün kaldın? Nasıl bir süreçti...
Buradan yine tekrar edeyim; Yazılanlar gibi şizofren değil, psikozdum. Hastane iyi geldi tabi. Çok korkulacak bir şey değil. Duygusal bir yapım vardı, içimde çözemediğim problemleri çözmeye yardımcı oldu. Kendimi bulabildim, memnunum.
Bu süreçte oyuncu dostlarından görüştüğün biri oldu mu?
O zamanlar kendimi yalnızlığa çektim. Kendi içimde çözebileceğim bir problemim vardı. Şu dönemde ise konuştuğum bir kişi yok. Ama Ece Erken'i çok severim. Beni hastanede ziyaret eden tek kişi. Ece bir tanedir.
Hayatının film olmasını ister misin?
Hoşuma gider.
En sinirlediğin şey ne?
İnsanların iyi yönlerini görmezden gelip sadece olumsuzluklarına odaklananlara sinirlenirim. Bir konuda ısrar edilmesinden de hoşlanmam.
Haberi Kaynağından oku: Karar
Not : Bu haber karar internet sitesinden, Yeniistiklal.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak geldiği şekliyle alınmıştır. Bu haberlerin hukuki muhatabı haber kaynaklarıdır. Haberlerle ilgili her tür şikayetinizi [email protected] adresimize gönderebilirsiniz.
Yorum Yazın