CHP Diyarbakır İl Başkanı Abdullah Atik, yüzbinlerce sözleşmeli personelin umutla beklediği kadrola geçiş süreci ile ilgili hükümetin verdiği bilgilerin, yine önemli bir çalışan kitlesi için hayal kırıklığı olduğunu söyledi. Düzenlemeyle iktidarın sözleşmeli personellerin arasında ayrımcılığa başvurduğunu, bu şekilde çalışanların tamamına memuriyet hakkı tanımadığını kaydeden Atik “İktidar yeni işe başlayanlara getirdiği 3 yıl çalışma şartı ile kamuda esnek ve güvencesiz istihdam modelini de kalıcı hale getirilmiş durumdadır” dedi.
Kadrosuz Usta Öğreticilerin kadrolarına memuriyete alınmaları gerektiğini dile getiren Atik “Bu kapsamdaki çalışanlarımız maalesef yine kapsam dışında bırakılmıştır. Sayıları yüz bini geçen bu çalışanlarımızın kadroya alınmalarının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğüne bağlı Halk Eğitim Merkezlerinde kısmi zamanlı çalışan Kadrosuz Usta Öğreticiler, Devlet Memurları Kanununda belirtilen sorumlulukları yerine getirmekle birlikte emeklerinin karşılığı olan sosyal haklardan mahrum kalmaktadır. Geçici personel olarak istihdam edilen Kadrosuz Usta Öğreticiler, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından memur veya sözleşmeli olarak kabul edilmemekte; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından ise işçi olarak sayılmamaktadır. Bu durum; statüsü belli olmayan, iş güvencesinden yoksun, hiçbir özlük hakkına sahip olmayan, ücretleri resmi tatiller, bayramlar, doğum izinlerinde, vb. günlerde kesintiye uğrayan, aldıkları ücret asgari ücretin bile altında olan, sosyal güvenceleri olmayan eğitim emekçisi sınıfının oluşmasına yol açmıştır” diye konuştu.
Ayrıca kamu personeli olmayan aile sağlığı çalışanlarının da kapsam dışında bırakıldığına dikkat çeken Atik “Diğer kamudaki sözleşmelilerle birlikte, sağlıkçılar da kadroya alınırken yaklaşık 3.500 kişi olan ve aile sağlığı merkezlerinde çalışanlara yine kadro verilmedi. 12 yıldır canla başla çalışan aile sağlığı çalışanları da kadroyu hak ediyor. Sağlık ayrımcılık kabul etmez. Amasız, fakatsız tüm sağlık çalışanlarımız ve diğer sözleşmeli personeller hakkı olan kadrolarına kavuşmalı. Sözleşmeli personele kadro müjdesi veriliyorsa ayrım yapılmaksızın hepsine verilmeli. ‘Burada çalışanları almıyoruz’ demek adaletsizliği devlet eliyle hayata geçirmektir. Kapsam dışı kalan kamu dışı aile sağlığı çalışanları, sözleşmeli askeri personel, KİT personeli, Aile Bakanlığı’na bağlı ek ders karşılığı çalışan sözleşmeli personeller ve Meclis danışmanları da kapsama alınmalı” dedi.
Yorum Yazın