ABD/NATO ile Rusya Federasyonu arasında NATO'nun genişlemesi krizinin yaşandığı bir dönemde, Ukrayna konusunda 'arabuluculuk' arzusunu dile getiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kiev'e resmi ziyarette bulundu.
Ziyarette savunma sanayi ve havacılık alanında yeni işbirliklerinin temeli atılırken, teknoloji paylaşımı ve serbest ticaret anlaşması dahil 8 anlaşma ve mutabakata imza konuldu. Ukrayna'nın Donbass'ta da kullanıldığını açıkladığı Bayraktar insansız hava araçlarına ilgisini üretim bağlamında derinleştirdiği gözlendi.
Erdoğan, Kiev'de de arabuluculuk teklifini 'Türkiye'nin Ukrayna ve Rusya liderlerine ev sahipliği yapmaya hazır olduğunu' belirterek yineledi. Ukrayna'yı 'stratejik ortak' diye anan Erdoğan, Kırım da dahil Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü desteklediklerini vurguladı. Erdoğan, Kırım Tatarlarına yönelik ortak projelerin gözden geçirildiğini belirtti. Zelenskiy de Erdoğan'a teşekkürlerini sundu. Erdoğan'ın şubat 2020'deki ziyaretinde olduğu gibi tören kıtasını Banderistlerden miras 'Slava Ukrayna' (Şan olsun Ukrayna'ya) diyerek selamlaması dikkat çekti.
ABD Dışişleri, Erdoğan'ın Kiev'i ziyareti ve Ukrayna'ya savunma alanındaki desteğinden duydukları memnuniyeti vurgularken, Rusya'dan bu durumun Rusya-Türkiye ilişkilerini etkilemeyeceği mesajı geldi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov'un ise, Rusya liderinin 'ikili ilişkiler' çerçevesinde gerçekleşeceğini vurguladığı Türkiye ziyaretiyle ilgili herhangi bir anlaşmaya varılmadığını belirtmesi dikkat çekti.
Erdoğan'ın Kiev ziyareti ve 'arabuluculuk' arayışlarını Rusya-Kırım-Türkiye Vakfı kurucusu ve Başkanı Yazdan Kaya ile konuştuk.
‘Rasyonel açıdan Türkiye’nin arabulucu olacağını zannetmiyorum’
Yazdan Kaya'ya göre 'rasyonel bir değerlendirme' Türkiye'nin arabuluculuğuna imkan bırakmıyor. Türkiye'nin NATO üyeliğinden ötürü taraf olduğunu anımsatan Kaya, Kırım konusundaki tarın da 'destekleyici' olmadığını söyledi. Kaya, Moskova'nın böyle bir ziyareti sakince izleyeceği, notlarını alacağı ve Türkiye'den tepkileri değerlendireceği görüşünde:
“Rasyonel bir değerlendirmeyle hareket edersek böyle bir aracılığın mümkün olmayacağını düşünüyorum. Türkiye zaten NATO üyeliği anlamında taraf konumunda. Diğer taraftan Ukrayna’ya gidip Kırım konusunda ve Ukrayna toprak bütünlüğü üzerinden açıklamalar yaparak Türkiye’nin arabulucu olacağını zannetmiyorum. Böyle bir ziyaretten de bence bir sonuç çıkmaz. Rusya bu ziyareti sadece sakince izler, notlarını alır, Türkiye’den gelecek talepleri değerlendirir. Ancak bunu bir nihai anlamda çözüme ulaştırması ve masada buluşturması mümkün olmaz."
'Türkiye'nin daha pragmatik olması lazım'
Kaya, Türkiye'nin Rusya ile ortaklık seviyesinde ve ekonomik cephede önemli ilişkilerine atıfla daha pragmatik olması gerektiği görüşünde. Kaya, şu anda yaşanan krizin de asıl dünyada post kolonyal tutumlar içindeki ABD ile Rusya arasında yaşandığının altını çizdi:
'ABD Frankestaynlarını yaratmakta çok mahir'
Kaya, ABD’nin Taliban ve IŞİD ile Ortadoğu’dan sonra kuzey coğrafyasını da neo naziler üzerinden karıştırmaya çalıştığı görüşünü dile getirirken, böylesi bir diyalogdan sonuç çıkacağını düşünmediğini belirtti:
'Silah anlaşmaları ve Kırım'ı sürekli gündeme getirerek olmaz'
Ankara'nın silah anlaşmaları yaparak ve Kırım meselesini sürekli gündeme getirerek Rusya'nın 'masaya gelmesini' sağlayamayacağını söyleyen Kaya, amacına hizmet etmeyecek bir çaba sergilendiği görüşünde:
'Dikkatten kaçan Taliban ve IŞİD gibi neo-Nazi örgütlenmelerin sonradan yansıyacak şiddet döngüsü'
ABD'nin Ukrayna'yı kullanarak Doğu Avrupa'ya yığınak yaptığını ve Rusya'yı 'kötü' göstermeye çalıştığını söyleyen Kaya, dikkatten kaçan diğer meselenin de neo-Nazi örgütlenmeler ve bunların tıpkı Taliban ve IŞİD gibi sonradan yaratacağı döngüler olduğunun altını çizdi:
“Masada konuşulması gereken şeyler öncelikli olarak Kırım’dan ziyade bölgede haddini aşan NATO eliyle yapılan silahlanma. Amerika tarafından bölgeye gönderilen birlikler var. ABD bölgede böyle bir kaotik yapıya ihtiyaç duyuyor. Burada da kötü adam olarak göstermeye çalıştığı Rusya. Kırım meselesi üzerinden göstermeye çalışıyor. Ama Donbass ve Lugansk bölgelerinde Minsk Anlaşmalarına dayalı birtakım taahhütler verilmiş. Ukrayna tarafından hiçbir şekilde yerine getirilmiyor. Gözden kaçırdığımız bir diğer mesele bölgede giderek hızını arttıran neo-Nazi örgütlenmelerin daha sonra aslında Avrupa ve diğer coğrafyalara da IŞİD ve Taliban gibi yansıyacak olan şiddet görüntüsüdür. Bir sonraki aşamasına dikkat etmek lazım. Bu daha önce tecrübe edildi. Kendi Frankenstein’larını yaratmakta Amerika çok becerikli.
'Türkiye’nin tarafsız olması gerekirdi’
Arabuluculuk için 'tarafsızlık' gerektiğini dile getiren Kaya, bunun şartlarının da oluşmuş görünmediğini vurguladı:
Haberi Kaynağından oku: TR Sputnik
Not : Bu haber TR SPUTNİK internet sitesinden, Yeniistiklal.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak geldiği şekliyle alınmıştır. Bu haberlerin hukuki muhatabı haber kaynaklarıdır. Haberlerle ilgili her tür şikayetinizi [email protected] adresimize gönderebilirsiniz.
Yorum Yazın